FROM THE BLOG

Demirce Mimarlık İNŞAAT & YATIRIM Dergisinde

Öncelikle kendinizden bahseder misiniz?

1977 yılında İstanbul ’da doğdum. 10 yaşımda İzmir’ e geldim. Geliş, o geliş. Bir daha da ayrılmak istemedim. 2000 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi ’ni bitirdim ve bir süre çeşitli mimarlık ofislerinde çalıştım. 2004 yılından bu yana eşim ile birlikte serbest olarak mimari faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.

Demirce Mimarlık ‘ın kuruluş aşamasından bahseder misiniz?

2004 yılında 4 mimar arkadaş olarak yola çıkmıştık ve ORTERO firmasını kurmuştuk. Fakat doğal bir süreç olan farklılaşmalar sonucunda 2007 yılında yollarımızı ayırma kararı aldık. DEMİRCE adı altında devam ediyoruz.

Mimarlığa başladığınızda hedefleriniz nelerdi? Ne kadarını gerçekleştirdiniz?

Her zaman yaptığım işi, en iyi şekilde yapmak isteyen bir kişi oldum. İdealist bir bakışım var. Uzun vadeli bir hedefim her zaman oldu, bu mimarlık mesleği için de geçerli bir durum. Uzun vadeli hedefim şimdilik bende saklı kalsın, fakat her zaman uzun vadeli hedef doğrultusunda kısa vadeli hedefler oluştururum. Örnek vermek gerekirse okuldayken projeme, Archiprix ödülünü alacağım diyerek başlamıştım ve sonuçta bu amacıma ulaşmak beni çok mutlu etmişti. Daha sonra da tüm projelerime bakışım bu şekilde oldu. Simgesel değeri olan, bulunduğu çevreye değer katan, çevreye ve insana duyarlı, ihtiyaçlara cevap veren projeler yapmak oldu.

Yurt dışında da projeler üretiyor musunuz?

Azerbaycan ve İran’da çeşitli projeler yaptık. Şu an Azerbaycan’ da simge niteliğinde bulunan ve bölgeyi temsil edecek 5 yıldızlı bir otel projesi üzerinde çalışıyoruz.

Devam eden projelerinizden bahseder misiniz?

İzmir Urla ’da içinde bir manej barındıran, 9 adet ikiz bloktan oluşan EVZEN projesi, Azerbaycan’ da 5 yıldızlı otel projesi, yine Azerbaycan’ da tek tipten oluşan 4 konut ve bir özel konutun iç mekan projesi, İran ’da bir apartman projemiz, İzmir ’de özel konut projeleri ve iç mekan projeleri devam ediyor.

Yarışma projeleri sizin yaşamınızın neresinde? Mesleğinize yansımaları nasıl oldu?

Öğrencilik döneminde ve sonrasında yarışmalara katılmaktan çok keyif aldım. Fakat projelerimizin yoğunluğundan dolayı uzaklaşmak zorunda kaldım. Bu süreçte mümkün olduğu kadar takip ettim. Meslek yaşantımızın başlarında katıldığımız yarışma projelerinin verdiği heyecanın yerini yaptığımız projeler aldı. Her projeyi kendi içinde bir yarışma heyecanı ve hevesi ile yaptığımız bir dönemi yaşıyoruz. Yakın bir gelecekte yeniden yarışmalara katılabilmeyi umuyoruz.

Yürüttüğünüz projeler arasında neler var? Konut, okul, hastane, AVM…siz hangilerini çizmekten keyif alırsınız?

Ağırlıklı olarak konut projeleri ve iç mekan çalışmaları yürütüyoruz. Ayrıca otel projeleri de süreci çok keyifli olan projeler.

Projelerinizin olmazsa olmazları var mı? Ahşap vs…

Ahşap ve doğal taş projelerimizin vazgeçilmezleri. Ahşabın sıcak bir malzeme ve doğal taş ile mükemmel uyumu var. İçinde bulunduğumuz tüm projelerde doğaya saygılı olmaya özen gösteriyoruz. Müşterilerimizi sürdürülebilir mimarlık konusunda bilgilendiriyor ve onları teşvik ediyoruz. Kendi elektriğini üreten evler, ısı pompası kullanımı, maximum yalıtım, yağmur sularının toplanması, doğru konumlandırma gibi…

Mimari tarzınızdan bahseder misiniz?

Neden-Sonuç ilişkisine dayalı bir arayışımız sözkonusu. Nedenlere aldığımız cevaplar doğrultusunda ihtiyacı, kullanıcıyı ve çevresel girdileri betimleyip sonuca dair çözümler üretiyoruz. Net geometrileri seviyoruz. Genel olarak bu net geometrilerin birbirleriyle olan farklı ilişkilerinde estetik arayışımız var. Son zamanlarda bu ilişkiyi organik bir şekilde kurmaya çalışıyoruz. Bunu da “zamanın” malzemelerde ve ihtiyaçlar üzerinde oluşturduğu etkiyle paralel olarak yaşam biçimimiz üzerindeki etkisi olarak yorumluyorum.
Mimariyi iç ve dış olarak ayırmıyoruz. Bunları sonuca ulaşmak için takip edilen adımlar olarak görmekteyiz.

Mimari anlayışınızda çevreye duyarlılığın yeri nedir?

Çevre duyarlılığı, projelerimizde ve hayata bakışımızda çok önemli bir yer tutuyor. Sürdürülebilir mimarlık ile ilgili gündemi sürekli takip ediyor ve çevremizdekileri bilinçlendirmeye çalışıyoruz. İzmir’ de proje yürütücülüğünü yaptığımız Kaynaklar Konakları Projesi de bu konuda Türkiye’de öncü bir proje. Evzen ‘ de de ısı pompası kullanacağız ve güneş pilleri olacak.

Türkiye’de beğendiğiniz mimarlar ve eserleri…

Tabanlıoğlu Mimarlık ve Emre Arolat yaptıkları projelerle ve aldıkları başarı ödülleri ile Türkiye ’de beğendiğim mimarların başında geliyorlar.

Bundan sonra ki hedefleriniz nedir?

Bundan sonra da hedefimiz; simgesel niteliği olan, çevreye ve insana duyarlı projeler üretmek ve çevre bilincini oluşturabilmek.